30 Ağustos 2010 Pazartesi

Sürat

 Hızlı hızlı yürüyorum. Şükrü Amca'nın büfeden eve doğru. Ya da önemli değil Kır Kahvesi'nden bilmem nereye doğru. Hızlı hızlı. İlla ki hızlı hızlı yürüyorum. Yanlış yapıyorum.

 Ben hızlı yürüyorum ya, ondan hızlı geçiyor zaman. Acele yaşıyorum çünkü. Ayaküstü yaşıyorum. Yanlış.

 Yok, şimdi "hayat üzerine bir deneme" yazacak değilim. Cin olmadan adam çarpmak derler ona. Ne biliyorum ki henüz.

 Ama. Öyle ya. Şu yaşamak denilen şey, bizimle beraber yürüyen birisi. Ne kadar hızlı koşsak kaçamayız, bir milyon kilometre hızında koşabilir çünkü isterse o. Her zaman bizim hızımızdadır. Arada bir bir kaç adım önümüze geçer de şaka eder bize. "Gidiyor lan" deriz. Gitmez.

 Hızlı hızlı içiyorum birayı, çayı, suyu, sigarayı. Yanlış. Bence.

2 yorum:

  1. Aynen... Çok doğru bir tespit. Ha bu arada sen küçükken "hızlı yürü oğlum" diye seni zorladığım için özür dilerim lan, yanlışmış bilememişim.

    YanıtlaSil